Öncelikle kitabın başlığının "Çoluk Çocuk" olarak Türkçeye çevrilmesinin çok hoşuma gittiğini söyleyeyim. "Beraber büyüdüğün sevgili" durumunu olabilecek en içten ve etkileyici biçimde Just Kids'te anlatıyor Patti Smith. Üstelik "Patti" olma serüveni, 60'lar ve 70'ler New York'unun mevcut ahvali, hiç tanışılmayan kertenkele kralın hayaleti satırlardan canlanıp en ergen damarlara dolanıyor: dünyanın ayaklarının altında serildiği, her şeyi sonsuz özgürlükte yapabileceğini hissettiğin o katıksız ruh hali. Kitabı benden önce okumuş sevgili arkadaşım Ceren'in halihazırda rockstar olma potansiyelini nasıl şahlandırıyorsa bana da tren yolculuklarında öykü olma potansiyeli vaadeden sözcükler hediye ediyor. Feyyaz Kayacan'ın "Neredeyse oturup bir şiir yazacaktım" dediği gibi ben de neredeyse oturup bir öykü yazacaktım. Kitap ilerledikçe ve çoluk çocuk büyüdükçe Robert, Patti'ye "Gerçeğe çıkan en kestirme yolun çelişki olduğunu" öğretirken kitap da bir nevi bildungsroman oluyor. İnsanlar böyle büyüyor. Hakikat sözcüğünün ilk harfini büyüten ölümle tanışılıyor. Adalar, Pere Lachaise'ler turistik birer mekan olmaktan çıkıyorlar.
14 Şubat 2011 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder